Emanet ne demektir? 14.01.2023
Süleyman Çelebi  /  Çeşni
 

Sözlükte "Güvenmek, korku ve endişeden uzak olmak, güvenilir bir kimseye koruması için geçici olarak verilen şey" demektir.

İslami terim olarak ise, iman, ibadet gibi dini yükümlülükler, beden ve ruh sağlığı, servet, makam ve mevki gibi imkanlar, sözleşmeler, kişi dokunulmazlığına, aile mahremiyetine ve meskene saygı, ikram ve nimete şükran, selama karşılıkta bulunma, sır saklama, istihbarat vb. dini, ahlaki ve sosyolojik ilke ve kuralları içine almaktadır.

Günümüzün önemli sorunlarından biri emanet anlayışıdır. Hırpalanmış, su istimal edilmiş, toplumdaki değer kayıpları nedeniyle emanet kapsamına giren tüm hassas konular sulandırılmış bir aşamaya kaymaktadır.

K. Kerim’de şöyle bir talep vardır müminlerden. “Allah size, mutlaka emanetleri ehli olanlara vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder. Allah size ne kadar güzel öğütler veriyor! Şüphesiz Allah her şeyi işitici, her şeyi görücüdür“. (Nisa 58)

Burada emaneti ehline vermek, her ne iş olursa olsun, o işi en iyi bilen ve uygulayan kişiyi bulup o işi ona vermeyiz bizden istiyor Allah C.C. Yani kendi yakınını, akraba ve arkadaşını, dostunun dostunu kollama, imkan sağlama torpil yapmanın bu ayete göre haram olduğunu anlıyoruz. Kendine güvenemeyen, kendini geliştiremeyen, çalışmak ve kişisel gelişimini tamamlayamayan kişiler bu emanet anlayışını delerek, işi bilen, liyakatli inmsanların önüne geçmekle kul hakkı ve iş üretiminde başarısızlıkları meydana getirmektedir. Bu durumda devlet sektörü veya özel sektörde hantallaşma, tıkanıklıklar, iş üretememe, çözüm bulamama ve ülkenin geri kalmasına da ayrıca neden olmaktadır. İster İslami kimlik sahibi, isterse farklı kimliklerden kişiler bu davranışla haram hassasiyetleri olmasa bile ülke kalkınmasına takoz olmaktadırlar. Bunun için böyle taleplere aracı olan da sorumluluk taşımaktadır.

Başka bir ayette ise; ‚‘‘Bir peygambere, emanete hıyanet yaraşmaz. (Hıyanet etmez) Kim emanete (devlet malına) hıyanet ederse, kıyamet günü, hainlik ettiği şeyin günahı boynuna asılı olarak gelir. Sonra herkese -asla haksızlığa uğratılmaksızın- biriktirdikleri tastamam verilir.” (Ali İmran 161) Bu ayette devlet ve kamu malının hoyratça kullanılması, israf edilmesi, yersiz kullanılmasının kıyamet günü kişinin boynuna yük ve etiket olarak takılıp cezalandırılacağı, biriktirdiği bu tür yüklerin altında ezileceği belirtilir.

İslam olduğunu söyleyen kişilerin davranışları daha da ilgi çekmektedir. Bu ayetlerde bu kadar açık ve net ifadeler varken Müslüman olduğunu söyleyenlerin bu tür  kural ve dini hükümleri savsaklaması ilginç değil mi?

K.Kerim;  ‚‘‘Yine onlar (o müminler) ki, emanetlerine ve ahidlerine riayet ederler“; (Müminun 8) Aslında insanların ne kadar cahil cesurluğu yaşadıklarınu şu ayet daha net göz önüne sermektedir. ‚‘‘Biz emaneti, göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar bunu yüklenmekten çekindiler, (sorumluluğundan) korktular. Onu insan yüklendi. Doğrusu o çok zalim, çok cahildir.”  (Ahzab 72) Emanet denilen görevler ve yukarıda tarifini yaptığımız ilkeleri üstlenip hakkını vermemek cehaletin en dibidir. Bu tip insanların oluşturduğu toplum nasıl gelişebilir?

Peygamber SAV. ‘Emaneti olmayanın yemini de olmaz. Ahdi olmayanın da dini yoktur.”

“Emanet zayi edildi mi kıyameti bekle, bir adam: zayi nasıldır? Der. Rasulüllah, iş ehli olmayana verildi mi, kıyameti bekle.”

Ebu Zer dedi ki, ‘’Bana vazife vermez misin ya Rasulellah’’ Buyurdu ki, “Ebu Zer! Sen güçsüzsün. Vazife emanettir. Vazife; hakkıyla yapan ve üzerindeki vazifeyi tatbik eden hariç, kıyamet günü yüz karası ve pişmanlıktır.’’

 

Günümüzde kişinin hiç bilmediği ve tanımadığı bir makam, iş , kısaca emanet teklif edildiğinde görevinin ne olduğuna bile bakmadan sırf parasına bakarak, bu işin üzerine balıklama dalan nice insanları çevremizde görüyorsak, nerden nerelere geldiğimizi de görmemiz gerekir. Bu nedenle başta ailede başlayan ahlak ve din eğitimi, okullarımızda, sokaklarımızda, arkadaş ve komşu çevrelerimizde bu konuların işlenmesi, bu tür hatalardan uzak durup, liyakatlı ve işin ehline görevlerin verilmesi için mücadelemiz olmalıdır.

 

Allah bu milleti Kuran ve Sünnet çizgisine sadık hale gelmesini nasip etsin. Epey işimiz var bunu biliyoruz.